Sosyal Medyada Klişe Motivasyon Mesajları
Kafa karıştırıcı bir çağda yaşıyoruz. Teknoloji, sosyal medya sayesinde herkesi farklı mecralarda filozoflara dönüştürdü. Instagram’dan LinkedIn’e, Twitter’dan Facebook’a kadar her yerde ‘motive edici’ mesajlarla bombardımana tutuluyoruz. “Hayallerini takip et”, “pes etme” hatta bazen daha da ileri giderek “sınırlarını aş!”,“üstünü çiz” diye çığlık atan bu ‘sanal öğretmenler’ sanki yeni nesil Sokrat’larmış gibi nutuk atabiliyor.
Evet, sanal dünya bize istediğimizi sahneleyebileceğimiz ve istediğimiz role girebileceğimiz bir sahne sunuyor. Sahnelenen hayatlar ile gerçekler arasında genellikle uçurumlar var. Bunu gerçek dünyada da görüyoruz. Anlatıyor, öyle prensipli böyle dürüst… Sonuç? Anlattıkları ile ortaya çıkanlar çok farklı…
İdeal davranışları ve doğru tavırları herkes çok iyi biliyor iş uygulamaya gelince durum değişiyor.
Mesela bakın şöyle demiş birisi “Günde 24 saat var. Eğer sana 2,5 saniye ayırmıyorsa, üstünü çiz!” Yahu bir dakika! Biz kim oluyoruz ki dünya bizim etrafımızda dönsün? Bir parmak şıklamasıyla insanlar bize tapınacak halleri yok! Sıkıntısı olduğunda doğru dürüst sorarsın “neden cevap vermedin?” diye… Belki işi vardır ya da belki unutmuştur ve sen onu dinlersin, anlamasına izin verirsin. Sonra kararını verirsin; eğer gerektiyse yine de çizersin.
Ben stoacılık felsefesinden ilham alıyorum. Binlerce yıl öncesinden gelen öğretileri… Marcus Aurelius’un sözleri tam bu durumu özetler: “Sabahları uyandığında hayatta olmanın, sevmenin mutlu olmanın ve düşünmenin ne büyük ayrıcalık olduğunu unutma.” Bakın başka yerde ne demiş Aurelius: “Hıyar hoşuna gitmedi mi? O halde at onu ve kurtul… Yoluna böğürtlen çalılıkları mı çıktı? O halde etraftan dolanarak yoluna devam et… Bu kadar basit…”
Son olarak; gerçek hayatla sosyal medya arasındaki **“büyük öğretmenler”**e çokta kulak asmamak gerekli.
Ne söylendiği veya yazdığından çok, ne yapıldığına bakmalıyız.
Şimdilik hoşça kalın, İsmail Yurtsever